2 Mayıs 2016 Pazartesi

ASAL SAYILAR DAN HABERLER






bornova  Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Eşref Alizade, geliştirdiği şifreleme yöntemiyle, tüm dünyada kullanılan 246 yıllık Wilson Teoremi’ni daha ileri bir noktaya taşıdı
İzmirli ünlü matematik profesörü Rafail Alizade'nin 17 yaşındaki oğlu Eşref Alizade, matematikte önemli bir başarıya imza attı. Bornova Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Eşref Alizade, İngiliz John Wilson'un 1770 yılında asal sayılar üzerine ortaya koyduğu Wilson Teoremi'ni 246 yıl sonra daha da geliştirdi. Alizade, geliştirdiği şifreleme yöntemiyle TÜBİTAK 47. Ortaöğretim Öğrencileri Araştırma Projeleri yarışmasında Ege Bölgesi Matematik Dalı Birincisi oldu.

Geliştirdiği teoremin, Türkiye'nin gizli ve kritik bilgilerinin daha güvenli bir şekilde korunması ve aktarımında da kullanılabileceği belirten Alizade, "Geliştirdiğim teorem, araştırma devletler tarafından kriptoloji, yani şifreleme alanında da kullanılabilecek. Yaptığım çalışmayla Wilson'un şifreleme teorisi daha da ileri gitmiş oldu" dedi.

17. Genç Balkan Matematik Olimpiyatları'nda Türk Matematik A Milli Takımı'yla 4 altın 2 gümüş madalya toplayarak da dikkatleri üzerine çeken Eşref Alizade, "Wilson'un geldiği noktayı daha da ileri götürdüm. Proje sayesinde ortaya yeni şifreleme kalıpları çıkarılabilir. Bu kalıplar Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından gizli ve kritik bilgilerin korunması ve aktarımında kullanılabilir" diye konuştu.

Güvenlik için çok önemli 

İleride kriptoloji dalında uzmanlaşmak istediğini vurgulayan Alizade, "Son yıllarda devlet verilerinin dijital ortamda saklanması siber güvenliği ön plana çıkardı. Devletler ve bankalar siber güvenlik önlemlerini Wilson Teoremi'ndeki asal sayıları kullanarak sağlıyor. Bunun için de iyi bir şifreleme sistemi geliştirmek gerekiyor. İleride vatanıma bu alanda hizmet etmek istiyorum" dedi.



                                        *                    *                       *                             *



2000 yıllık problemi çözen Türk matematikçiye büyük ödül

25 Ekim 2013

Bunu hepimiz ortaokulda öğrendik. Yani, 2, 3, 5, 7, 11, 13, 17, 19 gibi sayılar bunlar.
Milattan önce 4. yüzyılda büyük matematikçi ve geometrinin kurucusu Öklid, asal sayıların sonsuza kadar uzandığını ispat etti.
Asal sayıların büyürken belli bir düzen takip edip etmediği meselesi 2000 yıldan fazla zamandan beri matematikçileri meşgul eden 



aralarında 2 fark olan asallar: 3-5 gibi, 5-7 gibi, 17-19 gibi... Acaba onlar da sonsuza kadar gidiyor mu? Eğer gidiyorsa, onları tahmin etmenin bir yolu olabilir mi?
Aynen Fermat’ın meşhur teoremi gibi, ilkokul çocuğuna bile anlatabileceğiniz basitlikte bir problem ama çözmesi zor.
Cem Yalçın Yıldırımbugün Boğaziçi Üniversitesi’nde çalışan bir matematikçi. 1990’da Toronto’da doktorasını verdiğinden beri dönüp dönüp asal sayılarla ve bu ikiz asallarla uğraşıyor.
Zaman içinde, kendisiyle aynı meseleyle uğraşan ama tamamen farklı bir yoldan sorunu çözmeye çalışan Amerika’dan Dan Goldstone ile birlikte çalışmaya başlıyorlar, ikiz asallarla ilgili ortak makaleler yayımlıyorlar.
Son olarak Cen Yalçın Yıldırım ve Dan Goldstone, bundan 4 yıl önce, 2009 yılında aralarına Janos Pintz’in de katılmasıyla matematikalanının en önemli dergilerinden biri olan Annals of Mathematics’te yayınladıkları makaleleriyle ikiz asal probleminde çok önemli bir ispat yaptılar. Onların ispatı, asallar arasındaki küçük farklara ilişkindi. Yıldırım, Goldstone ve Pintz’in ispatını kullanan Yitang Zang da aynı dergide yayınladığı makalesiyle asallar arasındaki fark meselesine önemli bir ispatla katkı yaptı.
Yani, insanlığın 2000 yıllık problemlerinden biri çözüldü. İşte bu ispatlar da, hem Yıldırım-Goldstone-Pintz’e hem de Yitang Zang’a matematik dünyasının en önemli ödüllerinden biri kabul edilen ‘Cole Ödülü’nü kazandırdı. 
Ödül açıklaması Aralık ayında yapılacak, ödül töreni ise Ocak ayında.
Yazının burasına kadar sabırla okuyanlar kendi kendilerine, ‘Tamam da bu tamamen soyut bir konu, kimin ne işine yarayacak bu ispat’ diye sormaya başlamış olabilir.
Sakın acele etmeyin. Evet, sayılar teorisi neredeyse tamamen soyuttur ve bu teorinin hiçbir somut işe yaramadığı sanılırdı ama bu durum değişti; özellikle asal sayılar sayesinde.
Bilgisayarınızla internet bankacılığı yapmak istediğinizde veya internet üzerinden alışveriş yaptığınızda, sokaktaki ATM’den paraçektiğinizde bilgisayarlar birbirleriyle şifreli haberleşiyor. Daha geniş alanda devletler kendi içlerinde şifreler kullanıyor, başkaları bu haberleşmeyi okuyamasın, göremesin diye.
Bu şifreleme işi artık asal sayılarla yapılıyor. Çok büyük, mesela 128 haneli, hatta 512 haneli iki asal sayı birbiriyle çarpılıyor ve çıkan sonuç şifre anahtarı olarak kullanılıyor, herkes tarafından da görülebiliyor. Zor olan anahtarı bilmek değil